Dün bir telefon aldım sevgili arkadaşım Neşe'den... Balık mevsimi malum dedi, biz de söylemesi ayıptır! hamsi yiyeceğiz dedi. Beraber yiyelim,lezzetine muhabbet katalım dedi. Eee davet olur da icabet etmemek bize yakışır mı?! Seve seve gideriz arkadaşlarımıza. Bu arada pazar günü ben mutfak dolabına yaptırdığım ek kapak ve balkondaki eskiyen kiler dolabımın atılması, çiviler, vidalar, kavanozlar vs.. ile dolu bir pazar geçirdiğimden aklımdan çıkıvermiş devet edildiğimiz. Ama canım balık istiyormuş ki, eşime yarın balık alalım da yiyelim iki haftadır yemedik dedim. Sonra birbirimize bakıp sustuk; ardından güldük. İkimiz de hatırlamıştık. Laf kalabalığına gerek yoktu. Unutmadan, mutfağıma renk katan dolabım çok güzel oldu. Değişiklikler her zaman insanın içini açıyor. Bundan sonra kilerime bir iki raf çakacağız o işlerim var. Malum, dolap gitti... Hmm gelelim sadede bu akşam Neşe'nin elinden enfes yiyecekler yedik.. Ellerine sağlık arkadaşım hepsi çok çok lezizdi.. Şimdi size ...
Bana en çok sorulan soruları yazarak başlamak ve diğer yazıma bu vesile ile devam etmek istiyorum.. Gerçekten neden olduğunu bilmediğim ve kendimde de nasıl geliştiğini anlayamadığım şekilde başka hayatlara zaaartt diye müdahale etme hakkını kendimizde gören bi milletiz. Haliyle art arda gelen sorular, yargılamalar, ahkam kesmeler, akıl vermeyi saymazsak tabi ki olmaz, hatta bi adım ötesine geçip level atlayıp kendi eliyle müdahale etmeye çalışmalar... Geçen yazıda demiştim ya, ikiz varsa bi merak bi bişey. Analayamazsınız! sorular sorular ve sorular.. -Tüp bebek mi? -Sence ihtiyacım mı var? -Vallaha mı tüp değil? -Diyelim ki tüp, ne olacak? -... -Ailede var mı? -hmm bak bu kadın kesin gen bilimci! -Kimde ikiz var? -hacınenem ikizmiş. -hönk! -yaa.. -Tek yumurta mı? -evet tek lütfen ama terayağında pişirin. -Anlamadım. -Vallahi ben de bu merakı anlamadım! sizi sipariş alan garson sandım.. -Şimdi biri kız biri erkek olunca çift yumurta oluyor değil mi? -Tek yu...
Taşınma işlerini hallettik, bebeğe dair neredeyse herşey bitti derkeeeeen, Aniden bastıran bir öksürük krizi ile erken doğum yapacağım sandım. Ihlamurlar, greyfurt suları, pekmezler, bal şerbetleri sayesinde ben iyileştim şükür ama bu sefer de canım oğluşum hafif öksürmeye başladı. Ona normal zamanda içine pekmez koyarak; bak anneciğim çay diyerek içirdiğim ıhlamuru bile içmedi. Ve malesef ateş mevcut. Bende Ayça 'nın da geçende belirttiği yazısını tekrar okuyarak ve annemin biz hastalanınca bize uyguladığı yöntemlerle ateşi düşürmeye çalışıyorum. Allah'tan ne şart altında olursa olsun banyo yapmak en büyük zevki ve terapisi olduğu için hemen küvet doldu. İçine sirke döküldü. Başta titreyerek de olsa oyuncaklarla oynarken hem ateşi düştü, hemde keyfi yerine geldi. Hâlâ tam iyileşmiş değiliz. Dualarınızı bekleriz.... Size güzel şeyler yazacağım ama fırsat olmadı inanın.
Comments
Ilginiz icin tesekkurler..
sevgiler