Çok şey söylemek isterim bu fotoğraf ile ilgili ama fazla söze hacet görmüyorum. Acı ile yoğrulmuş, hayatın her yaşanmışlığı yüzüne bir çizgi atmış, sert görünümünün altında son derece sevgi dolu bir kalp... Karşılıksız verilen ve sonunda karşılığı muhakak alınan bir sevgi var ne diyebilirim ki... Gelelim Babaanne ocağına.... Bizim Dinar'a gelebilme ihtimalimizin olduğu ama gelemediğimiz bir zamanda, Gülbeyaz annemin bize yedirmek için aldığı ve fakat biz gidemediğimiz zamanda onun yumurtlamasına denk gelmiş olup 20 gün-20 yumurta ve ardından kuluçka dönemiyle 10 adet minik hindi... Şimdi hiç minik değiller. Gayet güzel beslenip büyütülüyorlar fakat elbette torun sevgisine mağlup olup nohutlu pilav üzerinde servis ediliyorlar şimdilerde... Bahçedeki naçizane sera... Kayınvalidem ile kayınpederimin en büyük çekişme konusu; bahçenin neresine ne ekileceği... Tabi ki kazanan hep annem.. Seranın içini fotoğraflamaya çalışırken elime değen ısırgan otu ile canım yandı ama yapmam gerekiyor
Anneannelerimizin, annelerimizin çeyizimize koydukları danteller malumunuz. Biz bunları, evimin dekorasyonuna uymuyor diyerek kullanmak istemezken, bakın neler olmuş neler... Ben bu fotoğrafları Holly Becker 'den aldım. Ama bu işin mimarı JoanaVasconcelos ... İkisine de teşekkür etmek istiyorum. Eğer ikisinin de sayfalarını gezerseniz çok enteresan şeyler bulacağınızı da garanti ediyorum... Demekki neymiş... "Danteller çıksın"...
Şifahane ne demek? Neden Türkçeleştirdik.. ya da negatif anlamı olan bir kelime ile ilişkilendiren bi isim koyduk. Hayata pozitif bakmayı salık veren onca showbussines insan varken tv de; ya da Secret i tarif ede ede bitiremeyen onlarca kitap varken neden olumlama yapmaktan gittikçe uzaklaşıyoruz diye sormadan edemiyor insan. Evrene gönderilen karşılıksız Mesajlar, iletilmedi raporları, çift mavi tık görememeler mi bizi bu hale getirdi? Yoksa platonik hırslarımız ve karşılıksız zevklerimizle aldığımız geri dönülemezlikler mi? Sadece bir iki kelime değil benim dikkatimi celb eden. Karşılaştığımız onlarca insan içinde bir tanecik kibar davranış kırıntısı gözlerimizi yaşartır hale geldi. Yanınızdan geçen komşunuz size selam vermedi ama 12 derecelik açıyla başını mı eğdi. Aman Yarabbi! Ne saadet... Mesela hasbel kader birine arabayı oraya bırakmamasını mı söylediniz?! Etrafta ne kadar insan varsa kaçışmalı o anda. Çünkü hata yapanın haklı çıktığı, bi şekilde sizi hönkürme güc
Comments
Ilginiz icin tesekkurler..
sevgiler